AYNİ SERMAYE İLE ŞİRKET KURMA
Bir şirketin sermayesi nakdi olarak belirlenebileceği gibi bunun yerine herhangi bir ayın da şirket sermayesi olarak gösterilebilir. Bir…
Bir şirketin sermayesi nakdi olarak belirlenebileceği gibi bunun yerine herhangi bir ayın da şirket sermayesi olarak gösterilebilir. Bir taşınmazın şirket sermayesi olarak gösterilmesi mümkündür. Bu durumda kanunun aradığı şartları yerine getirmek gerekmektedir.
Taşınmaz üzerine şirket kurma:
Bir taşınmaz üzerine şirket kurulması için gerekli olan işlemlerden biri bu taşınmaza değer biçilmesidir. Bunun için şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine (görev/yetki) başvuruda bulunulur. Bunun üzerine mahkemece görevlendirilecek bilirkişi tarafından taşınmaza değer biçilir. Değerleme raporunda taşınmazın Türk Lirası karşılığı belirlenir. Bu rapora şirketin kurucuları ve menfaat sahipleri itiraz etme hakkına sahiptir. Bilirkişi kararı kesindir. İtiraz hususunda süre yoktur. Bu durumda HMK 281 uyarınca iki haftalık süre dikkate alınmalıdır. Bilirkişilerce belirlenen ve mahkemece onanan değer şirket sözleşmesine geçilir. Bilirkişi tarafından belirlenen değerleriyle yer alan taşınmaz, tapuya şerh verildiği takdirde ayni sermaye kabul olunur. Mülkiyet ve ayni hakların tapu siciline tescil istemi diğer sicillere yapılacak tescillerle ilgili bildirimler, ticaret sicili müdürü tarafından re’sen ve hemen (şirket tescili ile eş zamanlı) yapılır. Şirket de tek taraflı istemde bulunma hakkına sahiptir. Şirket ortaklarından biri de tapu siciline şerh vermelidir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 128. Maddesinde,
“(1) Her ortak, usulüne göre düzenlenmiş ve imza edilmiş şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettiği sermayeden dolayı şirkete karşı borçludur. (2) Şirket sözleşmesinde veya esas sözleşmede bilirkişi tarafından belirlenen değerleriyle yer alan taşınmazlar tapuya şerh verildiği, fikrî mülkiyet hakları ile diğer değerler, varsa özel sicillerine, bu hüküm uyarınca kaydedildikleri ve taşınırlar güvenilir bir kişiye tevdi edildikleri takdirde ayni sermaye kabul olunur. Özel sicile yapılan kayıt iyiniyeti kaldırır.
(3) Sermaye olarak taşınmaz mülkiyeti veya taşınmaz üzerinde var olan veya kurulacak olan ayni bir hakkın konulması borcunu içeren şirket sözleşmesi hükümleri, resmî şekil aranmaksızın geçerlidir.
(4) Paradan başka ekonomik bir değer veya bir taşınırın sermaye olarak konulmasının borçlanılması hâlinde şirket, tüzel kişilik kazandığı andan itibaren bunlar üzerinde malik sıfatıyla doğrudan tasarruf edebilir.
(5) Taşınmaz mülkiyetinin veya diğer ayni bir hakkın sermaye olarak konulması hâlinde, şirketin bunlar üzerinde tasarruf edebilmesi için tapu siciline tescil gereklidir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 342. Maddesinde,
“-(1) Üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen, fikrî mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dâhil, malvarlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir. Hizmet edimleri, kişisel emek, ticari itibar ve vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olamaz.
(2) 128 inci madde hükmü saklıdır.” Hüküm altına alınmıştır.
Sermayenin korunması ilkesi açısından TTK 342 çok önemlidir. Şöyle ki, TTK 342’ye göre, üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunan, nakden değerlendirilemeyen ve devrolunamayan şeyler ayni sermaye olarak getirilemezler. Yine aynı düzenlemeye göre, hizmet edimleri, kişisel emek, ticari itibar ve vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olarak konulamaz.1
Örnek olarak üzerinde bir ipotek, (sınırlı ayni hak) bulunan taşınmazın anonim ortaklığa sermaye olarak getirilme olanağı yoktur.2
Türk Ticaret Kanunu’nun 343. Maddesinde,
“(1) Konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devralınacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki asliye ticaret mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir. Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliğinin ve 342 nci maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri; ayni olarak konulan her varlık karşılığında tahsis edilmesi gereken pay miktarı ile Türk Lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır. Bu rapora kurucular (…)(1) ve menfaat sahipleri itiraz edebilir. Mahkemenin onayladığı bilirkişi kararı kesindir.” Hüküm altına alınmıştır.
Tapu Siciline Şerhin Verilmesi Usulü:
1) Sermaye olarak konulması taahhüt edilen söz konusu ayın mallar ve hakların bilirkişi tarafından değerleri belirlenir. Bu değer esas sözleşmeye yazılır.
2) Bu sözleşme imzalanıp noterce onaylanır. Taahhütte bulunan kurucu ortak, bir dilekçe ile Tapu Sicil Müdürlüğüne müracaat edilerek şerhi gerçekleştirir.
Şirketin Ticaret Siciline Tescili:
1) Noterce onaylı esas sözleşme ile tapu siciline verdirilen şerh veya kayıtlara ilişkin bir belgenin de ticaret sicil müdürlüğüne verilmesi gerekmektedir.
2) Bildirim re’sen Ticaret Sicili Müdürü tarafından yapılır.
Anonim ortaklığa sermaye olarak getirilecek taşınmaz ile ilgili kanun koyucu, çeşitli şartlar getirerek sermayenin korunması ilkesinin korunmasını sağlamıştır. Yukarıda açıkladığımız işlemlerin gerçekleşmesi ile taşınmaz sermaye olarak gösterilerek anonim şirket kurmak mümkündür. Burada önemli olan husus bilirkişi raporunda belirlenen değerlemenin hakkaniyete ve hukuka uygun olup olmadığıdır. Aksi halde itiraz mümkün hale gelmektedir. Taşınmaz değerine emsaline oranla yüksek değer biçilmesi halinde kanun koyucu, Türk Ticaret Kanunu’nun 551. Maddesinde, “(1) Ayni sermayenin veya devralınacak işletme ile ayınların değerlemesinde emsaline oranla yüksek fiyat biçenler, işletme ve aynın niteliğini veya durumunu farklı gösterenler ya da başka bir şekilde yolsuzluk yapanlar, bundan doğan zarardan sorumludur.” Şeklinde hüküm altına almıştır. Türk Ticaret Kanunu’nun 562. Maddesinin 10. Fıkrasında “551 inci maddeye aykırı hareket edenler doksan günden az olmamak üzere adli para cezasıyla cezalandırılır” şeklinde hüküm altına almıştır.
1ŞENER, Oruç Hami Teorik ve Uygulamalı Ortaklıklar Hukuku, 4. Bası, Ankara 2019, s. 315
2ŞENER, Oruç Hami Teorik ve Uygulamalı Ortaklıklar Hukuku, 4. Bası, Ankara 2019, s. 318.
AV. BUĞRA ANIL AKSU